

Van’da Bağımlılık Danışmanlığı: Van’da Elza Psikoloji Merkezi’nde Uzm. Klinik Psikolog Türkan Güner eşliğinde Madde Bağımlılıkları ve Davranışsal Bağımlılıklara Yönelik Psikolojik Destek Van’da Madde (esrar, ot, eroin, alkol, sigara vb.) Bağımlılıkları ve Davranışsal (kumar, oyun, porno vb.) Bağımlılıklara yönelik psikolojik destek almak isteyenler için Van Elza Psikoloji Merkezi bünyesinde Uzm. Klinik Psikolog Türkan Güner kaliteli ve güvenilir psikolojik destek sağlamaktadır. Van’da ya da farklı bir ilde yaşayan bireyler için bağımlılık danışmanlığı bağımlılıklardan kurtulmak için önemli bir destektir. Bu yazıda, Van’da Bağımlılık Danışmanlığı hizmetine nasıl ulaşabileceğinizi, bağımlılıklar ve tedavi yöntemlerinin neler olduğu bu hizmetlerden nasıl faydalanabileceğinizi ayrıntılı olarak inceleyeceğiz. Van’da Bağımlılık Danışmanlığı İhtiyacı Van’da ve tüm Türkiye de bağımlılık tedavisine duyulan ihtiyaç her geçen gün artmaktadır. Bireylerin özellikle yaşadıkları şehirde bağımlılık danışmanlığına erişimlerinin kolay olması bağımlılık tedavisine katılım sağlanması yönüyle oldukça önemlidir. Bağımlılık danışmanlığı veren psikologlar, bireyin madde ya da davranışsal bağımlılığı bırakmasına veya azaltmasına yönelik psikolojik tedavi sağlayan uzmanlardır. Bireylerin bağımlılık ve bağımlılık tedavisiyle ilgili bilgi ve tedavi taleplerinin arttığı ancak tedavi süreci ile ilgili bilgi ve uzman eksikliğinin olduğu göz önünde bulundurulduğunda Van’da Elza Psikoloji Merkezi bireylerin bağımlılık danışmanlığına yönelik hizmet alabilecekleri güvenilir bir merkezdir. Bağımlılık Nedir? Nasıl işler? Bağımlılık Türleri Nelerdir? Bağımlılık uzun süre bir kişilik bozukluğu olarak görülmekle beraber son yıllarda bir hastalık olarak değerlendirilmektedir. Nitekim bağımlılığın kendine özgü seyri ve tedavisi vardır ve bu açıdan bağımlılığa hastalık demek doğru olacaktır. Amacı kullanıcılara keyif verip doyum sağlamak ve bireylerin içsel rahatsızlıklarını gidermek olarak tanımlanan davranış veya benzer örüntülere bağımlılık denir. Bağımlılık beyindeki ödül haz mekanizmasının, belirli bir davranışın tekrar edilmesi sonucunda aktive edilmesi ile oluşmaktadır. Bağımlılık beyinde birçok nörokimyasal ve nörofizyolojik değişimler meydana getirmektedir. Örneğin; yapılan çalışmalar uzun süre esrar kullanımının bireyin öğrenme yeteneğinin azalması, dikkat bozukluğu, bellek(hafıza) bozukluğu gibi işlevlerde ciddi kayıplar yaşadığını ortaya koymuştur. Bağımlılıklar kimyasal bağımlılıklar ve davranışsal bağımlılıklar olarak sınıflandırılmaktadır. Davranışsal bağımlılıklarda birey belirli bir davranışa, kimyasal bağımlılıklarda birey belli bir maddeye bağımlılık gösterir. Davranışsal bağımlılıklar, bağımlı olunan eylemin arayışı ve patolojik kullanım düzeyi, Kimyasal bağımlılıklar, tolerans ve yoksunluk ile ayırt edilir. Kimyasal Bağımlılıklar Nelerdir? Belirtileri Nelerdir? Madde bağımlılığı birey ve nesne arasında bireyin seçimiyle başlayan aynılık ve süreklilik özellikleri taşıyan bir ilişki olarak tanımlanabilir. Bu ilişki her ne kadar bireyin özgür iradesi ile başlamış ise de; bireyin özerkliği zaman içinde ortadan kalkmaktadır. Bağımlılığın gelişmesiyle birlikte ortadan kalkmaya başlayan özerklik, bireyin daha önce dağarcığında bulunmayan yeni tür tutum ve davranışlar geliştirmesine yol açar. Dolayısıyla problem birey ile sınırlı olmayıp, onun geldiği aileyi, yaşadığı sosyal çevreyi, ve toplumu etkileyen ciddi bir süreç haline gelmektedir. Bağımlılığa yol açan maddeler genellikle yaşamı sürdürmek için gerekli olmamalarına rağmen keyif verici özellikleri sebebiyle kullanıcılar tarafından tüketilirler ancak bu maddelerin kullanımı kişide bedensel, ruhsal, davranışsal ve bilişsel değişikliklere yol açabilmektedir. Bağımlılık beyindeki ödül haz mekanizmasının, belirli bir davranışın tekrar edilmesi sonucunda aktive edilmesi ile oluşmaktadır. Bağımlılık beyinde birçok nörokimyasal ve nörofizyolojik değişimler meydana getirmektedir. Yüksek dopamin içeren maddelerinin uzun süreli tüketimi sonunda vücutta ‘dopamin eksikliği’ durumuna yol açar. Yani aslında zevki deneyimleme kapasitemiz azaldıkça ve acıya karşı kırılganlığımız arttıkça hedonik (zevk) ayar noktamız değişir. Bu durumda hazcılık, yani hazzın peşinde koşmak, her türlü hazzın tadını çıkaramama anlamına gelen ‘anhedonia’ ya yol açar. Acı tarafına doğru eğilen bir zevk-acı dengesi, insanları uzun süreli yoksunluk dönemlerinden sonra bile nüksetmeye iten şeydir. Dengemiz acı tarafına doğru kaydığında, sırf normal hissetmek için (bir seviye dengesi) uyuşturucuya ihtiyaç duyarız. Bağımlılık Yapan Bazı Maddeler; • Eroin (Corex, Beyaz, Horse, Peynir vb.) • Kokain- Taş (Crack) • Halüsinojenler (LSD, magicmushroom-sihirli mantar, peyote-kaktüs vb.) • Esrar (Ot, Marijuana, Derman, Joint vb.) • Sentetik kannabinoid (Bonzai) • Ecstasy (Şeker, Ninja, Sarı kuş vb.) • Metamfetamin (kristal met, ice, ateş-buz) • Ketamin (köpek eroini) • Lyrica (pregabalin) • Babituratlı Ağrı Kesiciler • Babituratlı Uyku İlaçları • Yatıştırıcı İlaçlar • Afyonlu İlaçlar • Alkol • Tütün Madde Bağımlılığının Belirtileri Madde bağımlılığın belirtileri fiziksel ruhsal ve toplumsal olarak iki başlık altında incelenmektedir. 1. Fiziksel Belirtiler • Bitkinlik • Dalgınlık • Uyuklama • Uyku Bozukluğu • Konuşma Güçlüğü • Burun Akıntısı • Terleme • Titreme • Dengesizlik • Gözde Kanlanma • Göz Bebeğinde Daralma • Yüzde Kızarma- Soğukluk • Kabızlık • İshal • Mide- Bağırsak Yakınmaları • Yürüme Bozukluğu • Solunum Güçlüğü • Ağrılar 2. Ruhsal ve Toplumsal Belirtiler • Duygu durumu Değişikliği • İlgi-istek Kaybı • Donukluk • Bilişsel Bozukluklar • Başarıda Azalma • Bakımsız Dış Görünüş • Gerçek Dışı Konuşma • İçe Kapanma • Çevre Değişikliği • Konuşma İçeriğinde Değişme • Aşırı Para Harcama • Suç İşleme Eğilimi • Evden Uzaklaşma • Madde kokusu Davranışsal Bağımlılıklar Nelerdir? Belirtileri Nelerdir? Davranışsal bağımlılıklar, beyindeki ödül haz mekanizmasının, belirli bir davranışın tekrar edilmesi sonucunda aktive edilmesi ile oluşmaktadır. Davranışsal bağımlılıklar, bir davranışa bağımlı olma, bağımlı olunan eylemin arayışı ve patolojik kullanım düzeyi ile tespit edilir. Davranışsal Bağımlılık Belirtileri; • Davranışı sürekli yapma ihtiyacı • Davranışa planlanandan daha uzun süre ve sık devam etmek • Zamanın çoğunu davranışla meşgul olarak geçirmek • Davranışı kontrol etme, bırakma, azaltma konusunda başarısız girişimler • İş, aile, akademik başarıda olumsuz sonuçlar • Aynı etkiyi alabilmek için davranışın sıklığını ve miktarını artırmak • Davranış yapılmadığında gergin, huzursuz, sıkıntılı hissetmek Davranışsal bağımlılıklar; Teknoloji bağımlılığı, Yeme bağımlılığı, Kumar bağımlılığı, Cinsel bağımlılık ve Alışveriş bağımlılığı olmak üzere 5 başlık altında incelenmedir. 1. Teknoloji Bağımlılığı: Teknoloji Bağımlılığı kontrolsüz oyun oynama ve akıllı telefon (sosyal medya, whatsApp, youtube vb.) kullanımını içerir. a. Oyun Bağımlılığı: İnternet veya bilgisayar oyunlarının aşırı kullanımı özellikle ergenlerde sık görülen bir durumdur; ancak sadece oyun oynamak için önemli zaman harcamak psikiyatrik bir durumun yeterli bir göstergesi olmamaktadır. Aşırı oyun oynayanların sadece bir kısmı oyun bağımlılığının psikiyatrik tanısını zorunlu kılan belirtiler göstermektedir. Oyun bağımlılığı, Mayıs 2013’te yayınlanan Ruhsal Bozukluklar Tanısal ve İstatistiksel El Kitabı DSM’nin güncellenmiş versiyonu DSM-5’te “İnternet Oyun Oynama Bozukluğu” olarak Madde Kullanımı ile İlişkili Bozukluklar ve Bağımlılıklar başlığı altında değerlendirilmeye başlanmıştır (Dinç ve Ögel, 2019). Önerilen internet oyun oynama bozukluğu tanımı, "klinik olarak önemli bozukluk veya sıkıntıya yol açan, genellikle diğer oyuncularla oyun oynamak için internetin sürekli ve tekrarlayan kullanımına" atıfta bulunmaktadır. İnternet oyun oynama bozukluğu adından da anlaşılacağı gibi çevrimiçi oyun anlamına gelir (örneğin; 2016'da Kurihama Tıp ve Bağımlılık Merkezi'ne oyunla ilgili yönlendirmelerin % 98'i çevrimiçi oyunla ilgili sorunlarla ilgilidir); ancak internet oyun oynama bozukluğu aynı zamanda çevrimdışı oyun davranışını da kapsar. Kişinin bilgisayarlı (dijital veya video oyunlar) oyun oynama üstünde kontrol kaybının olması, oyuna verdiği önceliğin giderek artması, diğer ilgi alanları ve aktivitelerden daha çok öncelik vermeye başlaması, oyun oynamanın olumsuz sonuçlarına rağmen oynamaya devam etmesi oyun bağımlılığı geliştirdiğine işaret etmektedir. b. Akıllı Telefon Kullanımı: Bilgisayarlar ve dijital teknolojiler bir «araç» olmaktan öte, insan ruhunun bir uzantısı ve bireylerin sosyal kimliklerini şekillendiren etmenler olmakta. Bilgisayarlar ve sosyal medya, bireylerin kendilerini ifade etme biçimlerini ve dünyayla olan etkileşimlerini dönüştürerek «ikinci bir benlik» yaratır. Çevrimiçi kimlikler, bireylerin gerçek hayattaki benlikleriyle çoğu zaman çelişir ve kimlik karmaşasına yol açar. Sosyal medyada bireyler, «like» ve «yorum» gibi onay mekanizmalarına bağımlı hale gelir. Bu, bireylerin öz-değer algılarını dışsal bir kaynağa dayandırmalarına neden olur. Bu durum bireylerde yalnızlık hissini artırırken, dijital platformlar bireyler arası yüz yüze iletişimi de zayıflatmaktadır. Sosyal medya kimlik gelişimi için yeni bir alan yaratır. Sosyal medya, bireylerin farklı sosyal grupları denemelerine ve kendilerini çok yönlü ifade etmelerine olanak tanır. Ancak, bu dijital kimliklerin «gerçek» olup olmadığı belirsizdir. Sosyal medyada, bireyler gerçekte olmadıkları bir kişilik sergileyebilir ve bu durum uzun vadede kimlik bunalımına neden olabilir. Uzun süreli kimlik bunalımı ve uzaklaşılan gerçek kimlikler ise bireylerde «sosyal tükenmişlik» yaratabilir. Bireylerin teknolojiye yaklaşımlarında «öz farkındalık» geliştirmeleri önemlidir. 2. Pornografi Bağımlılığı: Kişinin hayatında bozulmaya neden olan ısrarcı ve tekrarlayan pornografi kullanımı ve bunu azaltmak veya durdurmak için başarısız girişimler olarak tanımlanmaktadır. Problemli pornografi bağımlılığı kişide zaman içinde geç boşalma veya erken boşalma, Erektil disfonksiyon, istenmeyen anal seks oranında artış (Kadınların %72’si bundan acı çekiyor), ilişki doyumunda düşme, kendi cinsel keyif anlayışına uymayan şeylere yönelme (çocuk, ensest, tecavüz, bdsm, gay – hetero), gerçek partnerlere karşı ilgisizlik, kaygı ve depresyon, dikkat, konsantrasyon ve öğrenme problemlerine yol açmaktadır. 3. Kumar Bağımlılığı: Kumar, sosyal bir aktivite olarak geniş çapta kabul gören bir eğlence biçimi olarak görülmektedir. Kumarla ilgili kötü koşullara rağmen kumar oynamaya devam etmek ise bunu zararlı bir davranışa dönüştürebilir. Ruh Sağlığı Tanı Kitabına (DSM) ilk olarak dürtü kontrol bozukluğu olarak giren kumar oynama davranışı (American Psychiatric Association, 1980), sonrasında oynayan bireyin yaşadığı ciddi kişisel ve sosyal sonuçlara rağmen (örn: borca girme, iş aile ilişkilerinde sorun yaşama vs.) kumar oynama durumundan vazgeçilememesi durumu olarak tanımlanmış ve Patolojik Kumar Bozukluğu olarak tanımlanmıştır (American Psychiatric Association, 2000). Kumar bozukluğu, DSM-V ile birlikte, madde ile ilgili olmayan bağımlılıklar kategorisinde sınıflandırılan ilk davranışsal bağımlılık olarak belirtilmiştir. Aşırı kumar oynama, maddi kayıplara rağmen kumar oynamaya devam etme ve kumar konusunda aileye veya arkadaşlara yalan söyleme, bu kategori altında kumar bağımlılığı için gösterilen kriterlerdir. (Amerikan Psikiyatri Birliği, 2013). Madde Bağımlılıkları ve Davranışsal Bağımlılıklara Yönelik Psikolojik Destek/Bağımlılık Tedavisi Tedavi, bağımlılık döngüsünü kırmak için gereklidir. Terapide, değişim için ilk adım, bağımlılık davranışının kişinin yaşam kalitesini bozan bir sorun haline geldiğini kabul etmesidir. Kişinin sorunun varlığını fark etme ve kabulünden sonra tedavide ikinci aşama olan bırakma aşamasına geçilir. Bırakma aşamasında kişinin bağımlı davranışının nedenlerini keşfetme, isteği fark etmek ve istekle baş etmek amaçlı kişiye uygun stratejiler geliştirmek, bağımlılık davranışını hatırlatan ya da isteği arttıran riskli durumları (duygu, düşünce, kişi, yer, zaman, olay gibi) tespit etme ve kişiye uygun stratejiler geliştirme üzerine çalışılır. Bu dönemler de karar ve eylem aşamalarında olan kişiler için uygun yaklaşımlardır. Bırakma gerçekleştikten sonra sürdürüm aşamasına geçilir. Bu dönemde de amaç, nüksü önlemek ve kişinin yeni yaşam becerileri geliştirmesine yardımcı olmaktır. Bir yandan da kişinin bağımlılığının nüksetmesine neden olabilecek altta yatan sorunlar ve ihtiyaçlar üzerine çalışılmaktadır. Kişinin ihtiyacına göre kendini ifade etme, sorun çözme becerisi kazandırma, stres-öfkeyle baş etme, hayır diyebilme becerisi, özyeterliliği artırmak, duygu regülasyonunu sağlamayı öğrenmek gibi alanlarda çalışıla bilir. Terapilerde bu alanlara da odaklanılmasının tedavi başarısını arttırdığı düşündürmektedir. Bağımlılığın tekrar edebilen bir hastalık olması sebebiyle sürdürüm aşamasında bağımlı kişi motivasyon azalmasına bağlı olarak değişim döngüsündeki ilk aşamalara dönebilir. Böyle bir durumda kişinin tekrar değişim döngüsüne girmesine, nükse bağlı kendini suçlama durumu varsa bu duygunun üstesinden gelmesine yardımcı olunur. Tedavi hedefleri yeniden belirlenir. Kişinin tedaviyi bırakmayışı ve tekrar değişime katılması desteklenir. Tekrar kullanımın sebepleri değerlendirilir. Bunun hastalığını öğrenme fırsatı olduğu vurgulanır. Bu durumun tekrar olmasını engellemenin yolları araştırılır. Van’da Bağımlılık Danışmanlığı Hizmetine Nasıl Ulaşabilirim? Van’da Elza Psikoloji Merkezi bünyesinde Uzm. Klinik Psikolog Türkan Güner ile bağımlılık danışmanlığı alanında hem yüz yüze hem de online terapi seçenekleri sunmaktadır. Van’da bağımlılık terapisti arayanlar, merkezimizden randevu alarak terapi sürecine başlayabilirler. Bağımlılık danışmanlığı için hızlı ve kolay bir şekilde randevu almak için Web sitemiz, İnstagram sayfamız ya da telefon ile bize ulaşarak detaylı bilgi alabilirsiniz.